DEVAM: 94- MÜSLÜMANLARDAN BİR ÇOK TAİFE'NİN
HESAPSIZ VE AZAPSIZ OLARAK OLARAK CENNET'E
GİRECEKLERİNE DELİL BABI
373 - (219) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
عبدالعزيز،
يعني ابن أبي
حازم، عن أبي
حازم، عن سهل
بن سعد؛ أن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم قال:
"ليدخلن
الجنة من أمتي
سبعون ألفا،
أو سبعمائة
ألف (لا يدري
أبو حازم
أيهما قال)
متماسكون. آخذ
بعضهم بعضا.
لا يدخل أولهم
حتى يدخل
آخرهم. وجوههم
على صورة
القمر ليلة البدر".
[:-525-:] Bize Kuteybetü'bnü Said rivayet etti. (Dediki): Bize
Abdulaziz yani İbni Ebî Hazim, Ebu
Hazim'den, o da Sehl b. Sa'd'dan
naklen rivayet etti ki Resulullâh (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle dedi:
''Andolsun
cennete ümmetimden yetmiş bin kişi yahut yedi yüz bin kişi -(ravi) Ebu Hazim
(Sehl'in) hangisini söylediğini bilmiyor- birbirine
tutunmuş biri diğerinin elini tuttuğu halde cennete gireceklerdir. Onların
sonuncuları girmeden ilkieri de girmeyecektir,
yüzleri de ondördündeki ay suretinde olacaktır.
"
Diğer tahric: Buhari, 6554; Tuhfetu'l-Eşraf, 4715
DAVUDOĞLU İZAHI İÇİN buraya tıklayın
NEVEVİ ŞERHİ: "Ümmetimden cennete birbirine tutunmuş biri diğerinin
elinden tutmuş olarak yetmiş bin kişi. .. girecektir." çoğu asıl nüshalarda "birbirlerine
tutunmuş olarak" anlamındaki lafız vav ile
"tutmuş olarak" anlamındaki laflZ ref' ile gelmiştir. Ama bazı asıl nüshalarda bu kelimelerin
ilki ye ile ikincisi ise eJif ile yazılmıştır ki, her
ikisi de doğrudur.
"Birbirine
tutunmuş olarak" lafzı biri diğerinin elini tutmuş olarak demektir. Onlar
biri diğerinin yanında tek bir saf halinde enine içeri girecekler, demektir. Bu
da cennet kapısının muazzam genişliğini açıkça ifade eder.
Kerim
olan Allah'tan rızasını, bizi, sevdiklerimizi ve diğer Müslümanları cennetine
koymasını dileriz.